Yıl 2008 diye hatırlıyorum İstanbullu yıllarım… Her haftasonu müdavimi olduğum Bakırköy pazarındayım. Bir perdeci keşfetmişim ki, gözlerime inanamıyorum markalarını gördüğümde ve tekrar tekrar bakıyorum yanlış mı gördüm acaba diye… Sonra hepsini alıyorum dedim satıcıya…birden gözüm servis peçetelerine ilişiyor, hepsi yine o biçim marka bunlarında hepsini alıyorum seçmeye gerek yok dedim. Hiç param yetecek mi diye düşünen bir Sevgi yok🙈 şükür param ucu ucuna yetiyor ama beş parasız kalıyorum pazarın orta yerinde🥰 imdadıma yetişiyor tabi aşkım. O gün bugün nezaman pazara gitsem o tezgahım hala vardır ve hiç unutmaz beni… en son gittiğimde de dedi ki abla çok uzatıyorsun arayı 2 sene oldu demişti. Bu yaz da gidemeyeceğime göre 4 yıl olacak seneye ben gidesiye kadar. Acaba neler kaçırdım ben gitmeyeli … Neyse ki aldıklarım benim her daim kurtarıcım oldular. Değiştirip değiştirip adada bile kullandım. Gider ayak bu da mutfağımızın en son hali efendim. Mutfağımla aşk yaşıyorsam, bilin ki perdelerimin güzelliğindendir, yoksa çook aç kalırdık galiba bu mutfakta biz… (9 Temmuz 2020)