Geçmişte ve gelecekte adını her daim andığım ve anacığım sevgili öğretmenim, meslektaşım, örnek aldığım yegane insan,
… kumaşlara düğme diktirdin bir gün terzi bulamayabilirsiniz dedin, elimize iğne battı canımız yandı dedik, acılarınızı hafifletmeyi düşünün o zaman dedin, sınıfımızda hepimize öğrettiğin meşhur peynir soslu salatalarınla adeta bizi bugünlere hazırladın, çeşme başında toplayıp ilk abdest almasını senden öğrenenlere tanık ettirdin, sakatatları sınıfımıza taşıdın kalbi iyi öğrenin, dokunun hissedin mutluluğu kendinize yoldaş edinin dedin, bütün sınıfa flüt çalmasını öğrettin, ( ruhumuzun bir köşesinde hep saklı tuttuğumuz )verdiğimiz koro gösterileriyle kendimizle her zaman gurur duyalım istedin, ilk dans etmesini senden öğrenen erkeklerle sonuna kadar mücadele edip veda gecesinde utana sıkıla dans etmeyi sen öğrettin…. nice öğrettiklerinle dolu dünyamda dokunuşunu hissetmediğim bir alan var olmadığı gibi bu dokunuşlar beni, hayattaki ayrıcalıklı değerlere sahip olarak yetiştirilmenin mutluluğuyla her daim yaşatmaktadır. Böyle yetiştirilmenin hakkını vererek geçirdiğimi düşündüğüm mesleğimi bundan sonra da yüreğimde yaşattığım coşkuyu kaybetmeden nice yıllara eşlik etmesini isterken, başta bu mesleğin kutsallığını ilke edinmiş ilkokul öğretmenim Aysel Yılmaz ve sevgili hocam Prof. Dr. Cemil Öztürk olmak üzere tüm meslektaşlarımın öğretmenler gününü kutluyorum. Yetiştireceğimiz nice güzel, aydınlık nesillere…